VII
KANUNDA İKİ TALİHSİZ DEĞİŞİKLİK
(Eskiye Dönüş)

2547 sayılı kanunun 26. maddesine göre doçentlerin profesörlüğe yükseltilmeleri için "uluslararası düzeyde orijinal yayınlar yapmış olmak" hükmü yer almış bulunuyordu. Bu nedenle üniversite yönetim kurullarının önerdikleri profesör adaylarının uluslararası düzeyde orijinal yayınlarının mevcut olup olmadığını incelemek üzere, Üniversitelerarası Kurul tarafından, 3 yıl süreyle görev yapmak için 5 profesörden oluşan bir komisyon kurulmasına karar verildi.

Bu komisyonun, üniversite yönetim kurullarının önerdikleri profesör adaylarının bazılarını "yetersiz" bulması, üniversitelerce tepkiyle karşılanmış ve bu kararın kanuna uygun olmadığı savunulmuştur. Bunun üzerine, bu ilke kararının kanun hükmüne bağlanması yönündeki teşebbüsümüz sonuç vermiş ve 369 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (ki bu kararname, daha sonra 3589 sayı ile kanunlaşmıştır) 15 Haziran 1989 gün ve 20196 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır (Ek 15). Kanunda yer alan Değerlendirme Komisyonu'nun nitelikli araştırmayı teşvik amacını güttüğü açıktır.

Ne var ki, 1991'de 3747 sayılı kanun* ile daha önce kurulmuş bulunan 5 kişilik Değerlendirme Komisyonu kaldırılmış ve üniversitelerin profesörlük işlemlerinin kendi organları tarafından sonuçlandırılması usulü getirilmiştir. Bu durum üniversitelerde profesör olmayı kolaylaştırmış, fakat zaman zaman uluslararası düzeyde araştırmaları bulunmayan doçentler profesörlüğe yükseltilmişlerdir.

7 Temmuz 1992 tarihinde çıkarılan yeni bir kanun ile "Yükseköğretim Kurulu tarafından Rektör atanması düzeni" de kaldırılarak, bugünkü seçim sistemi uygulanmaya başlanmıştır.
  

YÖK BAŞKANLIĞI VE ÜYELİĞİNDEN AYRILIYORUM

7 Temmuz 1992 tarihli 3826 sayılı kanun ile 2547 sayılı kanunun en önemli ilkesi olan rektörlerin görevlendirilme sistemi değiştirildi. Böylece rektör adaylarının üniversitenin tüm öğretim üyelerince belirlenmesinin yaratacağı sürtüşme, kırgınlık ve huzursuzluğun, üniversiteyi yıllar sonra kendinden bekleneni yapamaz duruma getireceği endişem nedeniyle, 10 Temmuz 1992 tarihinde, Cumhurbaşkanının görevde kalmam konusundaki bütün ısrarlarına rağmen Yükseköğretim Kurulu başkanlığı ve üyeliği görevinden istifa ettim.

1992'den sonra rektör adaylarının seçimlerinde ve sonrasında yaşanan olaylar endişelerimin haklılığını göstermiştir.

Kanunda gerekli değişiklikler yapılmadığı takdirde, üniversitelerdeki huzurun daha da bozulacağı, üniversitenin eğitim ve araştırma faaliyetlerinin bir süre sonra duraklayacağı inancını korumaktayım.

  
* Bu  kanun basında (Kolay Profesörlük Yasası) olarak adlandırılmıştır.

  
"İçindekiler" sayfasına dönüş.