|
|
V
1981 YÜKSEKÖĞRETIM KURULU (YÖK) |
|
1981
yılında yükseköğretim ile ilgili bir kanun hazırlanması görevini kabul ederek
Paris'ten Türkiye'ye geldim. Yeni bir yükseköğretim kanununu, başlangıçta
arkadaşım Prof. Dr. Kemal Karhan'ın da katılmasıyla hazırlamaya başladık.
Bu kanunun ana hedefleri arasında, bir Yükseköğretim Kurulunun oluşturulması
geliyordu. Bu kurulun üçte bir üyesi Üniversitelerarası Kurul'un, üçte bir üyesi
de Hükümetin önerdiği üyelerden oluşuyor, bu üyeler Cumhurbaşkanınca onaylanıp
atanıyor; üyelerin üçte birini de Cumhurbaşkanı doğrudan atıyordu.
Kanun, üniversitelerde öğretim elemanlarının tam gün çalışması, doçentlerin
profesör olabilmeleri için başka üniversitelerdeki kadrolara başvurmaları* gibi
ilkeleri kapsıyordu.
Hazırladığımız taslak, iki konu dışında büyük ölçüde kabul görerek
kanunlaştı. Bu konulardan biri rektör adaylarının tümünün üniversite dışından
olmalarıydı. Ancak, ara yol olarak YÖK'ün rektörlüğe, ikisi üniversitede görevli
profesör olmak üzere dört aday göstermesi şeklinde kabul edildi.** Uygulamada ise,
yalnız profesör adaylardan biri rektör olarak atandı. Bu hüküm bir süre sonra
değiştirildi.
İkinci önerimiz ise, öğrencilerin yönetimde söz sahibi olmasının kanun hükmü
yapılmasıydı. Bu önerimiz de kabul edilmedi. Üniversitelerin, bu konuyu yönetmelikle
çözebilecekleri savunuldu.
Kanunun hazırlık safhasında Avrupa Rektörler Konferansı Genel Sekreteri Andris
Barblan başta olmak üzere 9 ülkenin üst düzey üniversite yöneticileriyle
yaptığımız mevzuat inceleme çalışmaları***, Yükseköğretim Kanunu'nun
hazırlanmasında etkili olmuştur.
Kanun yürürlüğe girdikten sonra, 7-9 Aralık 1981 günlerinde, yukarıda anılan
üniversite yöneticileri ve Türk üniversite rektörlerinin büyük çoğunluğunun ve
diğer bilim adamlarının katılımıyla bir sempozyum düzenlenmiştir (Ek 6). Katılan yabancı bilim adamları 10 Aralık günü
yapılan basın toplantısında, bu kanunu övücü beyanlarda bulunmuşlardır.
Öte yandan, bir öğretim üyesinin karşı görüşü içeren ve Andris Barblan'a
iletilen yazısında yeni kanun eleştirilmişti. Barblan, 20 Ocak 1982 tarihli cevabî
yazısında yeni kanunun daha çok Anglo-Sakson yükseköğretim modeline uyduğunu ve
eleştiride sözü edilen Russoist modelin hiç uygulanmadığını; eski sistemde
yetişenlerin Türkiye için önerilen yeni modeli anlayıp kabullenmekte güçlük
çekebileceklerini bildirmiştir.****
Kanunun hazırlık çalışmaları sürdürülürken YÖK Başkanlığı görevini hiç
düşünmemiştim. YÖK Başkanlığını, Yükseköğretim Kanunu yürürlüğe girdikten
45 gün sonra 21 Aralık 1981 günü kabul ettim.
|
|
* Amaç demokratik ülkelerde olduğu gibi yükselme için üniversite ocağından
uzaklaşarak "inbreeding"in önlenmesidir.
** 2547 sayılı kanunun 13. maddesi şöyledir: "Üniversitesi
tüzel kişiliğinin temsilcisi olan rektör, Yükseköğetim Kurulunun önereceği
yükseköğretimden sonra en az 15 yıl başarılı hizmet vermiş tercihan devlet
hizmetinde bulunmuş ikisi üniversitelerde görevli profesörlerden olmak üzere dört
kişi arasından Devlet Başkanınca beş yıl için atanır... Süresi biten rektör
yeniden atanabilir."
*** Louis AUQUIER, France; Andris BARBLAN, Cenevre, İsviçre; André COTTENIE, Ghent,
Belçika; Osmo IKOLA, Turku, Finlandiya; Kurt KOMAREK, Viyana, Avusturya; Nikolaus
LOBKOWICZ, Münih, Almanya; George PEDERSEN, Vancouver, Kanada; Kenneth PYE, North
Carolina, ABD; Christof TAMM, Basel, İsviçre; Steven WATSON, St. Andrews, İskoçya
**** Andris Barblan'ın orijinal mektubu Ek 7'dedir. |
"İçindekiler" sayfasına dönüş. |
|
|
|